The Simple Present Tense

The Simple Present Tense

Geniş Zaman, ingilizce dersleri

 

Türkçede bulunan “-iyor” geniş zamam ekine karşılık gelir. Daha çok yinelenen işleri ve alışkanlıkları anlatır. Ayrıca Ata sözlerinde, gazete başlıklarında geçmiş zaman yerine, gelecek zaman zarfıyla geleceği anlatmakta da kullanılır.

The Simple Present Tense / Geniş Zaman
Bazı Zamanı Bildiren kelimeler

every: her

everyday: hergün

always: daima

usually: genellikle

often: sık sık

sometimes: bazan

Olumlu Şekli

1.Kullanım

I/you/we/they+fiil

Örnekler:

I go to school every day.

You eat breakfast every morning.

2.Kullanım

He/She/it+fiil+s

Örnekler:

Hüseyin works in a factory.

A cat drinks milk.

Olumsuz Şekli
1.Kullanım

I/you/we/they+don’t+fiil

Örnekler

I don’t live in Adana.

They don’t live in hotel.

2.Kullanım

He/She/it+doesn’t+fiil

Örnekler

Ahmet doesn’t study hard.

A cat doesn’t fly

Soru Şekli
1.Kullanım

Do+I/You/We/They+fiil

Örnekler

Do you go to school on the school bus?

Do we watch tv at school?

2.Kullanım

Does+/He She/it+fiil

Örnekler

Does Barış go to France every year?

Does Cem write letter to Can every month?

Yazım Kuralları
1.Sonu “y” ile biten fiiller “s” takısı alırken “y”kaldırılır. “-ies” takısı getirilir. (y) den önce gelen harfin ünsüz olması gerekir.

cry-cries

study-studies

2.Sonu “ch/ss/o” ile biten fiiller “es” takısı alır.

watch-watches

go-goes

 

 

İngilizcede zamanlar

İngilizce dilbilgisinde zaman yapıları; simple (basit), perfect (bitmiş, tamamlanmış[1]) ve progressive/continuous (sürekli) olmak üzere başlıca üç grupta toplanır. Bunun yanı sıra İngilizcede zamanlar, anlamlarına göre “geçmiş zamanlar”, “şimdiki zamanlar” ve “gelecek zamanlar” şeklinde farklı gruplara ayrılabilir; zira İngilizcede cümleye belirli bir zaman anlamı kazandırmak için farklı zaman yapıları kullanılabilir.

Güçlü bir iletişim için bir olayın ya da durumun kendisi kadar gerçekleştiği zamanın belirtilmesi de önemlidir. İngilizce zamanları anlayabilmek için ise bilinmesi gereken bazı kavramlar vardır. Bu kavramlar, zamanların kullanımı ve yapısını anlamayı kolaylaştıracaktır.

İngilizce zamansal açıdan bir fiil altı şekilde kullanılır.

to do infinitive
(mastar hâli) to be infinitive
(mastar hâli)
do bare infinitive
(yalın yani“to”suz mastar hâli) be bare infinitive
(‘yalın yani “to”suz mastar hâli)
doing continuous
(present participle) being Continuous
(present participle)
do, does present am, is, are present
did past was, were past
done past participle/ perfect been past participle/ perfect
Zamanların adlarında geçen present, past, perfect, future gibi kavramlar zamanların yapısı ve olayların meydana geldiği zamanları anlamak için bize yardımcı olan kavramlardır. Bu ifadeler iki açıdan önemlidir;

Olayın ya da durumun hangi zaman dilimi içinde olduğunu belirler.
Fiilin yapısal açıdan hangi hâlde kullanılacağını gösterirler.
Present Kavramı Ne Anlatıyor?
Herhangi bir zamanın içinde geçen “present” ifadesi olayın “şimdiki” zamanda geçmekte olduğunu ve bu zamanda fiilin ya da yardımcı fiilin “present” hâlde yani “V1” hâlinde kullanıldığını ifade eder.

Past Kavramı Ne Anlatıyor?
Olayın “Past” ta yani “geçmişte” meydana geldiğini ve şu an ile alakasının olmadığını ve fiilin “past” yani “ V2” hâlinde kullanıldığını gösterir.

Future Kavramı Ne Anlatıyor?
Olayın meydana geliş zamanı “future” yani gelecektir. Fiil ise future ifade eden “will” ve “be going to” ifadeleridir. Bu ifadeler “to” suz mastar alır.

Perfect Kavramı Ne Anlatıyor?
İngilizcede “Perfect” bazen olayın belirli bir zaman ya da olaydan önce tamamlanan bir eylem olduğunu bazen de belli bir zamana kadar devam eden bir olay ya da süreç olduğunu ifade eder. Yapısal olarak “have + V3” şeklinde kullanılır. Perfect ifadesinin başında kullanılan Present (have, has), Past (had) ve Future (will have) ifadeleri “have” yardımcı fiilinin hangi hâlde kullanılacağını belirler.

Tüm perfect tensler iki tür olay ya da durum için kullanılır;

Belki bir ana/ olaya kadar süren eylem ya da süreç
Belli bir andan önce olup bitmiş eylem
Continuous Kavramı Ne Anlatıyor?
Continuous be+V-ing demektir. Başka bir şekilde ifade edecek olursak, olayın bahsedilen zamanda devam etmekte olduğudur. Past (was, were), Present (am, is, are), Future (will be) gibi ifadeler ise Continuous ifadesinin başında kullanılarak bahsedilen zamanın ne olduğunu belirler.

O zaman Present Continuous dediğimiz zaman; olayın geçiş zamanının Present olduğunu ve Continuous ifadesinden de olayın devam etmekte olduğunu anlıyoruz.

Present Continuous: (am, is, are) + V-ing
Past Continuous Tense geçmişte belli bir zamanda devam etmekte olan olaylar için kullanılır.
Past Continuous: (was/were+ V-ing)
SIMPLE PRESENT TENSE
Genel Özellikler I EAT I DON’T EAT DO I EAT?
I, you, we, they zamirlerine denk gelen öznelerin yardımcı fiili “do”, he, she, it zamirlerinin yardımcı fiili ise “ does” dır.Bilindiği üzere İngilizce ‘de her türlü cümle yardımcı fiilin öznenin başına alınması ile soru, yardımcı fiile “not” ekinin eklenmesi ile olumsuz hâle dönüşür.
He, she, it zamirleri ile kurulan cümlelerde ise “does” yardımcı fiili vardır ama bu yardımcı fiile “-s, -ies, -es” olarak eklenir. Olumsuz cümlelerde fiil yalın hâlde kalır. Aynı durum soru cümlesi için de geçerlidir.

Örneğin;

Olumlu Cümle:
She prepares the meal every day.
(O her gün yemeği hazırlar.)

Olumsuz Cümle:
She doesn’t prepare the meal every day.
(O her gün yemeği hazırlamaz.)

Soru Cümlesi:
Does she prepare the meal every day?
(O her gün yemek hazırlıyor mu?)

Simple Present Tense Hangi Durumlarda Kullanılır?
Genel doğruları, tekrarlanan eylemleri, alışkanlıkları, mevcut durumu, genel kanıyı, arzuyu ifade etmek için kullanılır.

Örneğin;

I want to be a teacher.
(Öğretmen olmak istiyorum.) (İstek, arzu)

My son drinks milk before going to do bed.
(Oğlum yatmadan önce süt içer.) (Alışkanlık)

İstanbul is bigger than Kars.
(İstanbul Kars’tan daha büyüktür.) (Alışkanlık)

Bir zaman çizelgesi ile ne zaman başlayacağı veya tekrarlanacağı önceden belirlenen eylemler için kullanılır.

Örneğin;

The library opens at eight a.m.
(Kütüphane sabah sekizde açılır.)

The lesson starts at 8 o’clock every day.
(Ders her gün saat sekizde başlar.)

The movie starts at 8 p.m. every evening.
(Film her akşam saat sekizde başlar.)

Emir, talimat ya da direktif vermek için kullanılır.

Örneğin;

Be very careful with empty cans and bottles.
(Boş şişe ve teneke kutulara dikkat edin.)

Close the door and come here to help me!
(Kapıyı kapat ve buraya bana yardıma gel.)

Please do not use this product without read the instructions.
(Lütfen kullanma talimatını okumadan bu ürünü kullanmayınız.)

Simple Present Tense ile ilgili geniş konu anlatımı yaptığımız kapsamlı içeriğe buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

PRESENT CONTINUOUS TENSE
Genel Özellikler I AM EATING I AM NOT EATING AM I EATING
Adından da anlaşılacağı üzere Continuous ifadesinden önce gelen Present ifadesi hem be+V-ing kalıbında be yardımcı fiilinin present, yani am, is, are şeklinde kullanılması gerektiğini hem de devam eden olayın geçiş zamanının şu an olduğunu ifade eder.
Olayın ne zaman başladığı ya da ne kadar devam ettiği önemli değildir. Sadece bir olayın konuşma anında devam etmekte olduğunu vurgular. O hâlde; bu zaman konuşma anında devam etmekte olan eylemler için kullanılır. Bu eylem bir süredir yapılmakta olan ama konuşma anında yapılmıyor olan bir eylem olabilir.

Örneğin;

Olumlu Cümle:
The doctors are trying to save the people now who have been injured during the accident.
(Doktorlar şu anda kazada yaralanmış olan insanları kurtarmaya çalışıyorlar.)

Olumsuz Cümle:
The students are not listening to the lesson at the moment.
(Öğrenciler şu anda dersi dinlemiyorlar).

Soru Cümlesi:
Is Ayşe preparing the report that the boss has said?
(Ayşe şu anda patronun söylediği raporu mu hazırlıyor?)

Zaman ifadeleri; now (şimdi), right now (tam şimdi), at the moment (şu anda), still (hâlâ)

Present Continuous Tense Hangi Durumlarda Kullanılır?
Present Continuous Tense kendisinden sonra kullanılan bir gelecek zaman ifadesi ile birlikte önceden planlanmış bir eylemin gelecekte yapılacağı anlamını verir.

Örneğin;

We are having two exams this week.
(Bu hafta iki sınav oluyoruz (olacağız).)

I am not going to the party tonight, I have a lot to do.
(Bu akşam partiye gitmiyorum(gitmeyeceğim), yapacak çok işim var.)

Why are you going to İzmir next week?
(Neden gelecek hafta İzmir’e gidiyorsun (gideceksin?))

Present Continuous Tense always, constantly, forever gibi zarflar ile birlikte sürekli tekrarlayan ve genelde bizi rahatsız eden eylemler için kullanılır.

Örneğin;

The doctor is examining more than seventy-five patients every day.
(Doktor her gün yetmiş beşten fazla hastayı muayene ediyor.)

He is always asking those stupid questions.
(O daima o aptal soruları soruyor.)

Why are you always accusing your friends of cheating during the exams?
(Sen neden daima sınavlar esnasında arkadaşlarını kopya çekmekle suçluyorsun?)

Present Continuous Tense konusuna tam olarak hakim olmanıza fayda sağlayacak içeriğimize buraya tıklayarak göz atabilirsiniz.

SIMPLE PAST TENSE
Genel Özellikler I ATE I DIDN’T EAT DID I EAT?
Geçmişte tamamlanmış olan bir olayı, işi, durumu ya da eylemi ifade etmek için kullanılır. Olayın ne kadar süre önce olduğu önemli değildir. Çok kısa bir süre önce olmuş olabileceği gibi çok eskiden de olabilir. Kısacası Türkçedeki yakın geçmiş zaman ya da -di’li geçmiş zaman ifadesini tam olarak karşılamaz. Geçmişe ait olan tek bir eylem varsa, bu eylem ne kadar eski zamanda yapılırsa yapılsın bu tense kullanılmalıdır.
NOT: Olayın geçmişte ne zaman olduğunu ifade eden bir zaman zarfı ile kullanılmalıdır.

Örneğin; last week, when I was a child, three years ago, ages ago, in 1980.

Zaman ifadeleri; yesterday (dün), last month (geçen ay), last week (geçen hafta), last year (geçen yıl), last night (geçen gece), two minutes ago (iki dakika önce), two days ago (iki gün önce), two months ago (iki ay önce), two years ago (iki yıl önce).

Örneğin;

Atatürk, the founder of Turkish Republic, died in 1938.
(Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk 1938 yılında vefat etti.)

Did Mozart make his first visit to Prague with his wife Constance in 1788?
(Mozart karısı Constance ile Prag’a ilk ziyaretini 1788 yılında mı yaptı?)

We watched the Troy yesterday.
(Truva’yı dün seyrettik.)

Simple Past Tense Hangi Durumlarda Kullanılır?
Özellikle often, sometimes, always … gibi sıklık zarfları ile birlikte geçmişte belirli aralıklarla tekrarlayan eylemler ya da geçmişteki alışkanlıklar için kullanılır.

Örneğin;

She always got up early and unlocked the doors before the students came.
(O daima erken kalkar ve öğrenciler gelmeden önce kapıları açardı.)

Elif sometimes worked at the movie theater after school.
(Elif bazen okuldan sonra sinemada çalışırdı.)

My father didn’t let me play football every day when I was a boy.
(Ben küçükken, babam her gün futbol oynamama izin vermezdi.)

Simple Past Tense’de ifade edilen olayın şu an ile ilişkisi olmadığını geçmişte kaldığını unutmayalım!

Örneğin;

My grandfather always told me interesting stories before I went to bed.
(Büyükbabam ben uyumadan önce daima ilginç hikayeler anlatırdı.)

I always lived in that house when I was young.
(Gençken hep o evde yaşadım.)

Simple Past Tense ile ilgili aklınızdaki tüm soruların yanıtını bulabileceğiniz kapsamlı Simple Past Tense sayfamız için buraya tıklayabilirsiniz.

PAST CONTINUOUS TENSE
Genel Özellikler I WAS EATING I WASN’T EATING WAS I EATING?
Geçmişte belirtilen zamanda bitirilmemiş ve dolayısı ile devam etmekte olan olaylar için kullanılır. Önemli olan o anda devam etmekte olduğudur, ne kadardır devam ettiğinin önemi yoktur.
Örneğin;

I was living abroad in 2005, therefore I missed the general election.
(2005’de yurt dışında yaşıyordum, bu nedenle genel seçimleri kaçırdım.)

They were discussing the advantages and disadvantages of the plan, when I joined them again an hour later.
(Bir saat sonra onlara yeniden katıldığımda, planın avantaj ve dezavantajlarını tartışmaktaydılar.)

The children were all waiting eagerly for Santa Claus to come.
(Çocukların hepsi heyecanla Noel Baba’nın gelmesini bekliyordu.)

Past Continuous Tense Hangi Durumlarda Kullanılır?
Present Continuous Tense ’de olduğu gibi always, constantly, forever gibi zarflarla ile birlikte geçmişte sürekli tekrarlayan ve genelde bizi rahatsız eden eylemler için kullanılır.

Örneğin;

I disliked Talat, because he was always telling everyone what to do.
(Talat’ı sevmezdim, çünkü sürekli olarak insanlara ne yapmaları gerektiğini söylüyordu.)

Neslihan was always coming late for the lesson!
(Neslihan derse daima geç geliyordu.)

He was constantly talking and thus he irritated everyone.
(Durmadan konuşuyordu ve bu nedenle herkesi sinirlendiriyordu.)

Past Continuous Tense konusunu daha iyi öğrenebilmeniz için hazırladığımız geniş rehber için buraya tıklayabilir ve Past Continuous Tense ile ilgili ana içeriğimizi inceleyebilirsiniz.

PRESENT PERFECT TENSE
Genel Özellikler I HAVE EATEN I HAVEN’T EATEN HAVE I EATEN?
Present Perfect Tense geçmişteki bir olay ya da durum ile şimdi arasında bir ilişki sağlar.
Present Perfect Tense Hangi Durumlarda Kullanılır?
Geçmişte belli noktada başlamış ve şimdi de devam eden olayları ya da durumu anlatır.

Örneğin;

I have worked for this company since 1999.
(1999’dan beri bu şirkette çalışıyorum.)

I haven’t seen him since the day we graduated from school.
(Onu okuldan mezun olduğumuz günden beri görmedim. *Burada görmeme eylemi geçmişten günümüze gelen bir süreç.)

Alime has changed since her marriage.
(Alime evliliğinden bu yana değişti.)

Olay geçmişte olup bitse bile şimdi hissedilen bir etkisi ya da sonucu varsa present perfect kullanılır.

Örneğin;

I have lost my keys this morning and I can’t find them.
(Bu sabah anahtarlarımı kaybettim ve onları bulamıyorum. *Anahtarların kaybolması geçmişte kalsa da etkisi devam ediyor.)

Ayşe and her husband have adopted two children.
(Ayşe ve kocası iki çocuk evlat edindiler. *Şu anda iki evlatlık çocukları var.)

We have ended our relationship.
(İlişkimize son verdik.)

Özellikle just zarfı ile birlikte çok kısa bir süre önce yapılmış bir eylem için kullanılır ama tam olarak ne kadar zaman geçtiği ifade edilmez. Eylem o kadar yenidir ki söyleyen hâlâ olayın etkisindedir.

Örneğin;

Our main competitor has just announced a new product.
(Ana rakibimiz kısa süre önce pazara yeni bir ürün sürdü.)

We have just returned from our holiday in Antalya.
(Antalya tatilimizden daha yeni döndük.)

Geçmişte başlayan belli bir süreç içinde aralıklarla tekrarlanmış ve şimdi de tekrarlama ihtimali olan eylemler için kullanılır.

Örneğin;

We have taken four exams this week and we will have two more.
(Bu hafta dört sınava girdik ve iki sınava daha gireceğiz.)

She has written many books, most of which are about human relations.
(O çoğu insan ilişkileri hakkında olan çok sayıda kitap yazdı.)

Yet zarfı ile birlikte henüz daha yapılmamış ama yapılma ihtimali olan eylemler için ya da böyle bir ihtimalin olup olmadığını sormak için kullanılır.

Örneğin;

The exam papers haven’t yet been corrected.
(Sınav kağıtları daha düzeltilmedi. *Ama düzeltilme ihtimali var.)

Haven’t they caught that mad dog yet?
(Onlar o kudurmuş köpeği daha yakalamadılar mı?)

Never zarfı ile birlikte geçmişte belli bir noktadan itibaren bir eylemin hiç yapılmadığını ya da öyle bir durumla hiç karşılaşılmadığını ifade etmek için kullanılır.

Örneğin;

We‘ve never done any business with that company.
(Biz o şirkette hiç iş yapmadık.)

There has never lived a more gifted scholar.
(Ondan daha yetenekli bir bilim insanı hayata gelmemiştir.)

Present Perfect Tense konusuna tam olarak hakim olmanıza fayda sağlayacak içeriğimize buraya tıklayarak göz atabilirsiniz.

PRESENT PERFECT CONTINUOUS TENSE
Genel Özellikler I HAVE BEEN WAITING I HAVEN’T BEEN WAITING HAVE I BEEN WAITING?
Sadece geçmişte başlayan ve şimdi de devam eden olaylar için kullanılır. Bu nedenle Continuous hâlde kullanılamayan fillerle birlikte kullanılamaz.
Örneğin;

The sales manager has been evaluating my proposal for a month now.
(Satış müdürü bir aydır benim önerimi değerlendiriyor. (Benim önerimin değerlendirilmesi bir ay önce başlamış ve şimdi de devam ediyor).

Mehmet has been looking a bit peaky lately.
(Mehmet son zamanlarda biraz bitkin gibi gözüküyor.)

The students have been waiting for their teacher for the last two hours. (Öğrenciler son iki saattir öğretmenlerinin gelmesini bekliyorlar.)

PAST PERFECT TENSE
Genel Özellikler I HAD COMPLETED I HAD’T COMPLETED HAD I COMPLETED?
Geçmişte belli bir andan ya da olaydan önce olan ve o ana kadar devam eden olaylar için kullanılır. Bu zamanı kullanacaksanız hangi olaydan önce sorusunu cevaplayabileceğiniz bir zaman cümlesi bulunmalıdır.
Bazen bu zamanın çok eski zamanlarda olan olaylar için kullanıldığı var sayılır ama bu doğru değildir. Geçmişe ait olan tek bir olay var ise ve bu olayın geçmişteki bir zaman diliminden önce olmuş olduğu ifade ediliyorsa mutlaka Simple Past Tense kullanılmalıdır.

Örnek: God created the universe billions of years ago. (Tanrı milyarlarca yıl önce evreni yarattı).

Örneğin;

She had a breakdown after her project had been rejected by the committee.
(Projesi komite tarafından reddedildikten sonra sinir krizi geçirdi.)

The survivors hadn’t had a few pieces of bread for days when they were found.
(Bulunduklarında hayatta kalanlar günlerdir sadece birkaç parça ekmek yemişlerdi.)

Not: Past Perfect Tense ’in geçmişte olan iki olaydan ilk sırada olanını ifade ettiğini belirtmiştik ama hangi olayın olduğu zaten anlamca açıksa Past Perfect Tense yerine Simple Past Tense kullanılabilir. Ancak bir soruda bu durum için seçeneklerde Past Perfect Tense var ise doğru cevap Past Perfect Tense’tir.

Örneğin;

I always used the pen which my father(had) left for me.
(Daima babamın bana bırakmış olduğu kalemi kullanırdım.)

After she(had) finished cleaning the room, she rested.
(Odayı temizlemeyi bitirdikten sonra, dinlendi.)

Past Perfect Tense hakkında tam olarak hakim olmanıza fayda sağlayacak yazımıza buraya tıklayarak göz atabilirsiniz.

PAST PERFECT CONTINUOUS TENSE
Genel Özellikler I HAD BEEN WAITING I HADN’T (HAD NOT) BEEN WAITING HAD I BEEN WAITING?
Geçmişte belirli bir olaya ya da zamana kadar sürekli devam eden olay ve olaylar için kullanılır.
Örneğin;

When he came, I had been waiting for him for more than two hours.
(O geldiğinde, ben onu iki saatten fazla bir süredir beklemekteydim. *Geçmişte belli bir vakitte beklemeye başladım ve bu bekleme eylemini onun gelmesine kadar devam ettirdim. Geçmişte başlatan yine geçmişte sona eren bir süreç içinde eylemi sürdürdüm. Olay bir süreç ifade ettiği için Continuous, bu süreç geçmişte sona erdiği için Past Perfect kullanıyoruz.)

When Lady Diana died, the press had been following her for hours.
(Lady Diana öldüğünde, basın onu saatlerdir takip etmekteydi.)

SIMPLE FUTURE TENSE
Genel Özellikler I WILL WAIT I WON’T (WILL NOT) WAIT WILL I WAIT?
Gelecekte yapılacak ya da yapılması beklenen eylemler için kullanılır.
Simple Future Tense Hangi Durumlarda Kullanılır?
Gelecek ile ilgili bilgi verirken ya da gelecekteki olup olmayacağı kesin olmayan olaylar için tahminde bulunduğumuzda kullanılır.

 

Örneğin;

A: Who do you think will win the match tonight?
(Bu akşam maçı kimin kazanacağını düşünüyorsun?)

B: I’m not sure, but I think Fenerbahçe will win.
(Emin değilim ancak Fenerbahçe’nin kazanacağını düşünüyorum.)

Konuşma anında verilen kararlar için kullanılır.

Örneğin;

I think I will go to the concert tonight.
(Sanırım bu akşam konsere gideceğim.)

Will you explain to us why don’t you come to dinner tonight?
(Bu akşam neden yemeğe gelmediğini bize açıklayacak mısın?)

Gelecek ile ilgili verilen sözler için kullanılır.

Örneğin;

Tomorrow I will bring the book that you have wanted from me.
(Yarın benden istediğin kitabı getireceğim.)

I will study harder and pass all the exams.
(Daha sıkı çalışacak ve tüm dersleri geçeceğim.)

FUTURE CONTINUOUS TENSE
Genel Özellikler I WILL BE WAITING I WON’T (WILL NOT) BE WAITING WILL I BE WAITING?
Gelecekte belli bir anda devam etmekte olacak olan eylemler için kullanılır. Eylemin ne zaman başladığı, ne kadardır devam ettiği veya edeceği önemli değildir. Önemli olan sadece bahsedilen anda bir eylemin devam ediyor olacak olmasıdır.
Örneğin;

When your plane arrives tonight, I will be waiting for you.
(Bu akşam uçağın geldiğinde, seni bekliyor olacağım.)

When she graduates from school, I will be working for another company.
(O okuldan mezun olduğunda ben başka bir şirket için çalışıyor olacağım.)

FUTURE PERFECT TENSE
Genel Özellikler I WILL HAVE WAITED I WON’T (WILL NOT) HAVE WAITED WILL I HAVE WAITED?
Gelecekteki belli bir olay ya da zamandan önce tamamlanmış olacak olan eylemler için kullanılır. Olayın tamamlanması için verilen en son zamanı bildiren bir zaman ifadesi ya da cümle olmadan kullanılmaz.
Örneğin;

Soon, another year will have passed.
(Kısa süre sonra bir yıl daha geçmiş olacak.)

If you don’t water the garden, the vegetables will have died before long.
(Eğer bahçeyi sulamazsan, çok geçmeden sebzeler ölmüş olacak.)

 

 

The Simple Present Tense

 

The Simple Present Tense

The Simple Present Tense

The Simple Present Tense

The Simple Present Tense

The Simple Present Tense

The Simple Present Tense

 

The Simple Present Tense

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Kargo ücretleri alıcılarımız tarafından karşılanır ve 14 gün içinde iade hakkı mevcuttur. İade kurallarıyla ilgili detaylar için lütfen İade Kuralları sayfasını inceleyiniz. Müşteri memnuniyeti önceliğimizdir.